İsim anlamları – A
ASRİ: (Ar.) Er. – Zamana uygun, çağdaş.
ASUDE: (Fars.) Ka. 1. Rahatlamış, sükuna ermiş, keder ve sıkıntıdan uzak, müsterih. 2. Sakin, sessiz.
ASUMAN: (Fars.). – Gök, sema, felek. Asuman ile Zeycan hikayesinin erkek kahramanı. Doğu Anadolu’da yaygın olarak anlatılır. Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.
ASUTAY: (Tür.) Er. – Hırçın tay.
ASYA: (Tür.) Ka. – Dünyadaki kıtaların en büyüğü.
AŞIK: (Tür.) Er. 1. Bir başkasını aşkla seven. 2. Dalgın, unutkan. 3. Tasavvufta Allah’a muhabbet duyan kişi. Aşık Çelebi (1520-1572) Osmanlı şair ve yazarlardan.
AŞİR: (Ar.) Er. 1. Ondabir, onuncu. 2. Samimi dost ve arkadaş. 3. Koca. 4. Aşar toplayan. 5. Kur’an-ı Kerim’den 10 ayetlik bir bölümü okuma. Aşir Efendi (Mustafa). Osmanlı Şeyhülislamı (1728-1804).’Bursa, Mekke ve İstanbul kadılıklarında bulundu. 1758-1800’de Şeyhülislamlık görevini ifa etli.
AŞKIN: (Tür.) 1. Geçkin, aşmış olan. 2. Ölçüyü kaçıran, coşkun. 3. Fazla. 4. Sonra. 5. Benzerlerinden daha üstün. – Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.
AŞKINAY: (Tür.) Ka. – (bkz. Aşkın).
AŞKINER: (Tür.) Er. – (bkz. Aşkın).
ATA: (Tür.) Er. 1. Baba. 2. Soyun geçmişte yaşamış ferdi. 3. Vermiş, veriş. Bağışlama, ihsan. 4. Yesevi tarikatında mürşid. Ata b. Ebi Rabah: Fıkıh alimi (Mekke 733). Ebu Meysere b. Ebu Hüseyin el-Fikri’nin azatlı kölesiydi. Birçok hadis rivayet etmiştir.
ATABEK: (Tür.) Er. 1. Selçuklu devletinde şehzadelerin terbiyesiyle vazifeli şahıs. 2. Lala. Devlet idaresinde yetki taşıyan naip.
ATABEY: (Tür.) Er. – Devlet yönetiminde bir san. Lala.
ATACAN: (Tür.) Er. – (bkz. Ata).
ATAÇ: (Tür.) Er. – Atalardan gelen, atalarla ilgili olan.
ATAERGİN: (Tür.) Er. – (bkz. Ata).
ATAHAN: (Tür.) Er. – (bkz. Ata).
ATAKAN: (Tür.) Er. -1. Düşünmeksizin her işe sokulan adam. 2. İleri atılan.
ATALAY: (Tür.) Er. – (bkz. “Ata”). Ünlü, namlı, şöhretli. Atalay Mahmut, Türk güreşçi. Balkan, Avrupa, Dünya ve Meksika Olimpiyatları şampiyonu oldu (1968).
ATAMAN: (Tür.) Er. – (bkz. “Ata”). 1. Ata kişi, başkan, önder. 2. Don kazaklarının önderlerine verilen ad.
ATANER: (Tür.) Er. – (bkz. Ata).
ATASAGUN: (Tür.) – Eski Türklerde hekimlere verilen isim.
ATASAN: (Tür.) Er. – (bkz. Ata).
ATASEVEN: (Tür.) Er. – (bkz. Ata).
ATASOY: (Tür.) Er. – (bkz. Ata).
ATATUĞ: (Tür.) Er. – (bkz. Ata).
ATAULLAH: (Ar.) Er. – Birleşik isim. – Allah’ın bağışladığı, hediye ettiği, ihsanı, lütfü. Ataullah Efendi. (Arapzade). Osmanlı Şeyhülislamı (1719-1785) Şam, Mekke, İstanbul kadılıklarında bulundu.
ATAY: (Tür.) Er. – Bilinen, tanınmış.
ATIF: (Ar.) Er. 1. Çevirme, meylettirme, imale. 2. Yükletme, birinin işi veya sözü olduğunu iddia etme, hami, isnad. 3. Yüzünü çeviren, meyleden, mail, müteveccih. 4.Merhamet sahibi, şefkatli, acıyan. 5. Beğenen. Atıf Efendi (Mehmet Kuyucaklı. (-İst. 1847). Osmanlı matematik bilgini. Şam ve İstanbul kadılıklarında bulundu.
ATIFA: (Ar.) Ka. – (bkz. Atıf).
ATIFET: (Ar.) Ka. 1. Birine iyi niyet ve sevgi ile yönelme, teveccüh, meyi. 2. Karşılık beklemeden gösterilen sevgi, ihsan.
ATİK: (Ar.) Er. 1. Sırtın üst kısmı. 2. Berrak, saf, karışmamış, kıymetli. 3. Eski, kadim, kühen, dirin. 4. Azatlı, hür. 5. Güzel genç kız. 6. Çok hareketli, çevik, hızlı hareket eden. 7. Asil. 8. Hz. Ebubekir’in lakabı. Peygamber (s.a.s)’in “Sen ateşten kurtulmuş kimsesin” müjdesine kavuşmuş olmasından ötürü bu lakapla anıldığı söylenir.
ATİKE: (Ar.) Ka. – (bkz. Atik). Atike: Kureyş kabilesinden Zeyd b. Amr’ın kızıdır. Hicretten önce İslamiyeti kabul etmiştir. Medine’ye hicret edenler arasındadır. Hz. Ebubekir’in oğlu ile evlenmiştir. Abdullah, Taif te şehid olunca Hz. Ömer’le O şehid edilince Zübeyr b. el-Avvam ile, o da şehid edilince Hz. Hüseyin ile evlendi. Ve Hz. Hüseyin de şehid olunca şehid zevcesi olarak anıldı.
ATIL: (Tür.) Er. – Girişken ol, ilerlemek için çaba göster.
ATILAY: (Tür.) Er. 1. Ünlü, namlı, şöhretli. 2. Atilla’dan sonra tahta geçen ünlü hükümdar.
ATILGAN: (Tür.) Er. 1. Karşısına çıkabilecek engellerden ve tehlikelerden korkmadan her zaman ileriye atılan. 2. Karşı çıkan, çekinmesi olmayan, cüretkar. 3. Hevesli.
ATİLLA: (Tür.) Er. 1. Büyük, ünlü. 2. Babacık. 3. Savaşçı, fatih. 4. Hun Türklerinin büyük imparatoru (400-453).
ATİYE: (Ar.) Ka. 1. Bağış, bahşiş, ihsan. Hediye. 2. Gelecek, istikbal.
ATKIN: (Tür.) Er. – Atılmış. Kumaş dokumada kullanılan tabir.
ATLAN: (Tür.) Er. – Ata bin.
ATLAS: (Tür.) Er. 1. Üstü ipek, altı pamuk kumaş, diba. 2. Düz, havasız, tüysüz. 3. Büyük harita. 4. Atlas okyanusu. 5. Kuzey Afrika’da Fas, Cezayir’i geçerek Tunus Körfezi’ne kadar uzanan sıradağlara verilen ad.
ATLIHAN: (Tür.) Er. – Ata binmiş süvari. – Birleşik isim. Atlıhan: Alınca Hanın oğlu. Tatar’ın kutsal göbek soyundan sekizinci kuşak.
ATSAN: (Ar.) Ka. – Susuz, susamış, teşne.
ATTAB: (Ar.). – Yumuşak huylu. Sertlik yanlısı olmayan. Uyumlu. Attab b. Esid. Sahabeden. Mekke valiliği yapmıştır. Rasulullah tarafından atanmıştır.
ATTAR: (Ar.) Er. 1. Güzel kokulu bitki özleri, yağlan vb. satan, güzel koku ticareti yapan kimse. 2. İlaç maddeleri vb. şeyler satan adam. 3. Mahalle aralarında bazı baharatlar ile iğne, iplik vb. satan dükkan sahibi. Attar: Meşhur İranlı şair.
ATUF: (Ar.) Er. – Birine sevgisi olan, sevgi duyan. Allah’a karşı sevgi duyan.
ATUFET: (Ar.) Ka. – Şefkat, merhamet.
ATYEB: (Ar.) Ka. – Çok güzel, pek güzel.
AVCI: (Tür.) Er. l. Avlanan, av sporu yapan kişi. 2. Bir şeyi elde etmeye uğraşan. 3. Osmanlı sarayında şikariler diye adlandınlan askeri grup.
AVFİ: (Ar.) Er. Arap düşünür (Basra- ? ) İhvanu’s-Safa denilen İslam felsefe akımının kurucularından biri.
AVNİ: (Ar.) Er. 1. Yardımla ilgili, yardıma ait. 2. Fatih Sultan Mehmed’in şiirde kullandığı mahlas.
AVNİYE: (Ar.) Ka. 1. Yeniçeriler tarafından ve daha sonra Sultan Mecid ve Sultan Aziz zamanlarında giyilen bir çeşit yağmurluk. 2. Yardım etmiş. Yardımla ilgili.
AVNULLAH: (Ar.) Er. Allah’ın yardımı. – Birleşik isim.
AVŞAR: (Tür.) Ka. – Oğuzların önemli bir kolu. Büyük Selçuklu Devleti’nin kurulması ve yakındoğunun Türkleşmesinde büyük rol oynamışlardır.
AVVAD: (Ar.) Er. – Ud çalan, udçu. Avvad (Tevfik Yusuf): Lübnanlı yazar, gazeteci. Diplomat.
AY: (Tür.) Er. 1. Yılın on iki bölümünden biri. 2. Dört hafta, 29-30, 31 günden oluşan zaman dilimi. 3. Kutsal kitapta adı geçen kent. Kudüs’ün kuzeyi. 4. Dünyanın uydusu. Ay: Mısır kralı. Amarnada memurdu. Genç kral Tutank Hamon’un danışmanı oldu. Daha sonra o ölünce dul karısıyla evlenip tahta çıktı (İ.Ö. 1320).
AYABA: (Tür.) Er. – Muhammed Tapar’ın oğlu. Büyük Selçuklu Sultanı Sancar’ı Oğuzların elinden tutsaklıktan kurtarıp tahtına oturttu. Selçukluları istila etmek isteyen Harizm Şahlan uzun süre engelledi.
AYALP: (Tür.) Er. – Ay kadar parlak ve güzel, yiğit.
AYANA: (Tür.) Er.-Saygı.
AYANFER: (Ar.) Ka. – Gözün ışığı, nuru.
AYANOĞLU: (Ar.) Er. – Ayan: Açık, belirli. Ayan’ın oğlu.
AYAS: (Ar.) 1. Dolunay, mehtap. 2. İskenderun Körfczi’nin batı kıyısında Ceyhan nehrinin ağzının vücuda getirdiği Yumurtalık limanı veya Ayaş koyunun kuzeydoğu kenarında, Adana ilinin Yumurtalık ilçesinin idare merkezidir. Ayaş Paşa: Osmanlı sadrazamlarından birinin adı.- Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.
AYASUN: (Tür.) Ka. – (bkz. Aysun).
AYAYDIN: (Tür.) Er. – Ay ışığı, aydınlığı.
AYAZ: (Tür.) Er. – Soğuk ve Durgun hava. Dondurucu soğuk. Ayaz: Selçuklu emin (Öl. 1105).
AYBAR: (Tür.) Er. 1. Gösterişli, heybetli, görkemli. 2. Korku veren.
AYBEG: (Tür.) Er. -Ay gibi temiz ve aydın yönetici, ileri gelen, bey. Abeg Kutbeddin (Öl. 1210): Delhi Memlükler Devleti’nin kurucusu. İslam’ın Ortaasya’da yayılmasında büyük başarılar gösteren, Gazne sultanı Muiziddin’le birlikte savaşıp onun ölümüyle Delhi sultanlığına gelen ünlü komutan.
AYBEK: (Fars.) – Put, sanem. – İsim olarak kullanılmaz.
AYBEN: (Tür.) Ka. – Ay benizli.
AYBER: (Tür.) – Ay meyvası. – Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.
AYBERK: (Tür.) Er. 1. Sağlam ay, sağlam kişilik. 2. Şimşek, ay’ın şimşek gibi parlaklığı. 3. Yaprak, ay yaprağı.
AYBİGE: (Tür.) – Büyük ay, dolunay. – Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.
AYBİKE: (Tür.) Ka. – (bkz. Ayben).
AYBİKEN: (Tür.) Ka. – Eski Türk hükümdarlarından birinin hanımının ismi.
AYCA: (Tür.) Ka. – Ay gibi güzel, ışıklı, parlak.
AYÇAN: (Tür.) Ka. – Ay gibi parlak güzel ve sevimli.
AYCİHAN: (a.f.i.) – Cihanı aydınlatan ışık. – Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.
AYÇA: (Tür.) Ka. 1. Ayın yeni doğduğu günlerdeki şekli, yeni ay, hilal. 2. Cami kubbelerine ve minare külahlarına konulan hilal şeklindeki süs. 3. Ay kadar güzel, aydınlık.
AYÇETİN: (Tür.) Er. – Zor, güç ay.
AYÇIL: (Tür.) Ka. 1. Işık saçan, sürekli parlaklık veren ay. 2. Ay gibi.
AYDAN: (Tür.) Ka. – Ay’a dahil olan. Ay gibi.
AYDANUR: (Tür.) Ka. – Ay’ın ışığı, aydan yayılan ışık.
AYDEMİR: (Tür.) Er. – Marangozların kullandığı kavisli bir keser çeşidi.
AYDERUSİ: (Ar.) Er. – Güney Arabistan’ın eski ve tanınmış bir derviş ailesinden olup (1722-1778) yılları arasında yaşamış, Hindistan, Mısır, Taif, Suriye ve İstanbul’a ziyaretler yapmıştır.
AYDİLEK: (Tür.) Ka. – Ay ve dilek isimlerinden oluşmuş birleşik isim. -Ay’a ait arzu, istek.
AYDIN: (Tür.) 1. Aylı gece, mukmin. 2. Aydınlık, ışıklı, parlak, ruşen, ziyadar, münevver. 3. Açık, belli, ortada, vazıh, aşikar, bahir. 4. Kutlu, uğurlu, mübarek, mesut. 5. Okumuş, kültürlü ileri fikirli, münevver. Kılıçarslanın hanımının ismidir. Erkek ve kadın ismi olarak kullanılır.
AYDINALP: (Tür.) Er. – Münevver, bilgili, yiğit, kahraman kişi. Konya Selçuklulan’ndan ünlü bir komutan.
AYDINAY: (Tür.) Ka. – (bkz. Aydın).
AYDİNÇ: (Tür.) Er. – Cesur, aydın.
AYDINER: (Tür.) Er. – (bkz. Aydın).
AYDINTAN: (Tür.) Er. – Şafak vakti.
AYDINTUĞ: (Tür.) Er. – (bkz. Aydın).
AYDOĞDU: (Tür.) Ka. – Doğmakta olan ay. Ay doğdu Bey. Ertuğrul Gazi’nin oğlu veya torunu (1302).
AYDOLUN: (Tür.) Er. – Dolunay, mehtap.
AYETULLAH: (Ar.) Er. 1. Allah’ın ayetleri. 2. Özellikle Şii mollalarının kullandığı isimlerdendir. Allah’ın göndrermiş olduğu yasalar ve emirler. 3. Mucizeler, hikmetler. 4. İz, nişan.
AYFER: (t.f.i.) Ka. 1. Ayyüzlü, ay gibi güzel, parlak ışık saçan. 2. Şan, haşmet sahibi.
AYGEN: (Tür.) Ka. 1. Dost, arkadaş. 2. Sevgili, yar. 3. Temiz yaratılıştı.
AYGUT: (Tür.) Er. – Karşılık, mükafat.
AYGUTALP: (Tür.) Er. – (bkz. Aygut). Aygutalp: (XIV. yy.) Türk komutan. Osman Gazi’nin silah arkadaşı. İlk Türk denizcisi İmralı fatihi Kara Ali’nin babası. Yıldırım Bayezid’le birlikte Timur’a esir düşen Timurtaş Paşa’nın dedesi.
AYGÜL: (Tür.) Ka. – Ay’ın gülü.
AYGÜN: (Tür.) Ka. – Gösterişli, ay ve güneş kadar güzel anlamında.
AYHAN: (Tür.) Er. – Ay sahibi, ay hakimi. Oğuz Kağan Destanı’na göre, Oğuz’un altı oğlundan biri. Efsanede bahsedilen, Oğuz’un ışıktan doğan karısından olan 3 oğlundan biri. Ayhan’ın 4 oğlu 24 Oğuz boyunun 4’ünü oluşturur. Bunlar Bozoklu soyudur.
AYHATUN: (Tür.) Ka. – Ay yüzlü kadın. Ay ve hatun kelimelerinden birleşik isim.
AYİLKİN: (Tür.) Ka. – İlk çocuklara takılan isim.
AYKAÇ: (Tür.) Er. 1. Söyleyen, konuşan. 2. Akıl veren. 3. Ozan, şair.
AYKAN: (Tür.) Er. – Soylu, asil, temiz kişi.
AYKE: (Ar.) Ka. – Sık koruluk.
AYKUT: (Tür.) Er. 1. Kutlu, uğurlu ay. 2. Karşılık, mükafat.
AYKUTALP: (Tür.) Er. – Mükafat veren kahraman, iyi karşılık veren bahadır.
AYLA: (Tür.) Ka. – Ay’ın ve güneşin etrafında bazı zamanlarda görülen halka, ayla. Beyaz ışık. (bkz. Hale).
AYLİN: (Tür.) Ka. – Ay’a ait.
AYMAN: (Tür.) Er. – Ay gibi güzel, ışıklı kimse.
AYMETE: (Tür.) Er. – (bkz. Mete).
AYMUTLU: (Tür.) Er. – (bkz Mutlu).
AYNAMELEK: (t.a.i.) Ka. – Melek gibi, melek görünüşlü kadın.
AYNDİLGE: (a.t..i.) – Pınar, su, kaynak. – Antakya-Halep arasında, Suriye sınırına çok yakın bir yerde bulunan kaynak su. Tarihte bu kaynak dolayısıyla önemli yerleşim bölgesi olmuştur. – Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.
AYNİ: (Ar.) Er. 1. Ayn’a ait. 2. Pınar, kaynak, göz. 3. Karşılığı mal olarak ödenmiş. el-Ayni,(1360-1451) yıllan arasında yaşamış İslâm âlimi.
AYNIHAYAT: (Ar.) Ka. – Hayatın gözü, hayat pınarı.
AYNŞEMS: (Ar.) 1. Güneş kaynağı. 2. Mısır’da bir kasaba. 3. Bir cins değerli taş. – Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.
AYNUR: (t.a.i.) Ka. – Ay ışığı.
AYNÜDDEVLE: (Ar.) Er. – 1. Devletin gözü. 2. Devletin kaynağı. Aynüddevle (Öl. 1152). Danişmendli hükümdar. Melikşah’ın oğlu.
AYPARE: (f.t.b.i.) Ka. – Ay parçası.
AYPERİ: (t.f.i.) Ka. – Ay yüzlü güzel, dilber.
AYRAL: (Tür.) – Benzerlerinden farklı olan, kendine özgü, değişik. -Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.
AYSAL: (Tür.) – Ay gibi, ay’a benzeyen. – Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.
AYSAN: (Tür.) – Ay gibi, ay yüzlü. -Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.
AYSEL: (Tür.) Ka. 1. Bol ışık saçan, ay. 2. Ay’ın en parlak zamanında doğan.
AYSEMA: (t.a..i.) Ka. – Ay gözlü.
AYSEN: (Tür.) Ka. – Ay gibi güzel. Parlak ve nurlu.
AYSEV: (Tür.) – Ay gibi sevgili. -Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.
AYSEVEN: (Tür.) Ka. – (bkz. Aysev).
AYSU: (Tür.) Ka. – Su gibi berrak ay.
AYSUDA: (Tür.) Ka. – Suya yansıyan ay.
AYSUN: (Tür.) Ka. – Ay gibi ışıltılı ve güzelsin anlamında.
AYSUNA: (Tür.) Ka. – (bkz. Aysu).
AYSUNAY: (Tür.) Ka. – (bkz. Aysu).
AYSUNGUR: (Tür.) Er. – (bkz. Sungur).
AYŞAN: (Tür.) – Ay gibi şanlı, görkemli, parlak. – Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.
AYŞE: (Ar.) Ka. – Yaşayan. Rahat yaşayan. (Geniş bilgi için bkz. Aişe).
AYŞEN: (Tür.) Ka. – Neşeli ay, gülen ay.
AYŞENUR: (Ar.) Ka. – Nurlu, ışıltılı hayat.
AYŞIL: (Tür.) Ka. – Ay gibi ışıl ışıl. – Ay ve şıl kelimelerinden birleşik isim.
AYŞİN: (Tür.) Ka. – (bkz. Ayşıl).
AYŞİRİN: (Tür.) Ka. – Sevimli ay, ay gibi sevimli. Şirin.
AYŞULE: (t.a.i.) Ka. 1. Ay kıvılcımı. 2. Ay ışığı.
AYTAÇ: (Tür.) Er. – Başa takılan ay şeklinde taç.
AYTEK: (Tür.) Er. – Ay gibi (Eski Türkçede tek/teg olarak kullanılmıştır).
AYTEKİN: (Tür.) Er. – Ay şehzadesi, ay prensi.
AYTEN: (Tür.) Ka. 1. Ay yüzlü. 2. Teni beyaz ve parlak olan. 3. Güzel vücutlu.
AYTİGİN: (Tür.) Er. – (bkz. Tigin).
AYTOLUN: (Tür.) Er. 1. Dolunay. 2. Ay’ın ondördü gibi güzel.
AYTUĞ: (Tür.) Er. 1. Mızrağın ucuna yapılmış ayın üstüne yapılan tüy. 2. Tuğ, tüy, fars gibi.
AYTUNA: (Tür.) – Erkek ve kadın adı olarak kullanılır, (bkz. Tuna).
AYTUNCA: (Tür.) – (bkz. Tunca).
AYTÜL: (Tür.) Ka. – Ay ve tül kelimelerinden oluşan birleşik isimlerden. – Son zamanlarda yapılmış, uydurma bir isimdir.
AYTÜN: (Tür.) Er. – Ay ve gece.
AYVAZ: (Ar.) Er. 1. Arapça ivaz kelimesinin bozulmuş şekli. 2. Eskiden kibar konaklarda yemek servisi yapan ve sokak işlerinde kullanılan Vanlı Ermenilere verilen ad. Ermeni uşak. 3. Karagöz perdesinin belli başlı tiplerinden biri. 4. Köroğlu destanında bir kahraman.
AYYÜKSEL: (Tür.) Ka. – Yükselen ay.
AYZER: (l.a.i.) 1. Altın renginde ay. 2. Ay’ın altın rengini aldığı an. – Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.
AZAD: (Fars.) Er. l. Hür, serbest. 2. Kimseye bağımlı olmayan. 3. Kurtulmuş. 4. Müberra. 5. Zarif, nazik. -Türk dil kuralı açısından “d/t” olarak kullanılır.
AZADE: (Fars.) Ka. – (bkz. Azad).
AZAM: (Ar.) Er. – En büyük, daha büyük, ulu. İmam-ı Azam Ebu Hanife: Hanefi mezhebinin kurucusu. Büyük alim ve müctehid.
AZAMEDDİN: (Ar.) Er. – Dinin ululuğu, emaneti. – Türk dil kuralı açısından “d/t” olarak kullanılır.
AZAMET: (Ar.) Er. – Büyüklük, ululuk.
AZER: (Fars.- İbr.) Er. – Ateş. İbrahim (a.s.)’in babası olduğu söylenir.
AZİM: (Ar.) Er. 1. Büyük, ulu, cesim, iri, muhteşem. 2. Kuvvetli, şiddetli, derecesi yüksek. 3. Ehemmiyetli, mühim, müthiş.
AZİME: (Ar.) Ka. 1. Kesin kararlılık, niyet, sebat. 2. Cin, yılan ve benzeri şeylerin şerrinden kurtulmak için okunan dua. 3. Büyük iş, büyük günah, büyük bela.
AZİMET: (Ar.) Ka. 1. Kuvvetli bir iradeye dayanan karar, yemin anlamına gelmektedir. 2. Herhangi bir kolaylığa başvurmaksızın bütün güçlüklerin irade gücüyle yenilerek yapılması gerekli olan dini vecibeler.
AZİZ: (Ar.) Er. 1. Muhterem, sayın. 2. Sevgili. 3. Veli, evliya, ermiş. 4. Az bulunur. 5. Allah’ın izzetli kıldığı, mü’min. – Aziz (İmadettin Abulfeth Osman el-Aziz): Selahaddin Eyyubi-‘nin II. oğlu. Kardeşi el-Efdal, Melik iken kendisi Şam’ı terkederek Mısır Eyyubileri hükümdarlığını ilan etti. Fakat daha sonra kardeşiyle barıştı.
AZİZE: (Ar.) Ka. – (bkz. Aziz).
AZİZİ: (Ar.) Er. – Aziz’e ait. – XVI. yy.’da yaşamış Türk şairi. “Yedikuleli Azizi’ lakabıyla tanınır. Asıl adı Mustafa’dır.
AZMİ: (Ar.) 1. Kasıt, niyetlilik karar. 2. Kemikli. 3. Güçlü, kuvvetli. Azmi Pir Mehmet (-1583): Şehzade Mehmed’in ve III. Mehmed’in hocalığını yapmıştır.
AZMİDİL: (a.f.i.) Ka. – Gönül yüceliği.
AZMİYE: (Ar.) Ka. – (bkz. Azmi).
AZMUN: (Fars.) Er. – Deneme, sınama, tecrübe.
AZRA: (Ar.) Ka. 1. Bakire, kızoğlan kız. 2. Ayak değmemiş kum. 3. Delinmemiş inci. 4. Hz. Meryem’e verilen adlardan. 5. Medine şehrinin adlarından biri. 6. Masal kahramanı “Vamık”‘ın sevgilisi.
AZRAF: (Ar.) Er. 1. Zarif. 2. Pek ince, pek nazik. 3. Çok zeki.
AZREF: (Ar.) 1. Çok zarif, en zarif. 2. Çok zeki. – Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.
AZZAM: (Ar.) Er. – En büyük, en ulu. Abdullah Azzam: Afganistan İslâmî hareketinin siyasi liderlerinden. Bir suikast sonucu şehit olmuştur.
AZZE: (Ar.) Ka. 1. Dişi ceylan yavrusu. 2. Yüce, şerefli.
akif emir isminin anlamı nedir acaba yardımcı olursanız sevinirim.
erva yada evra isim ne anlama geliyo sevinirim yardimci olursaniz