İsim anlamları – A
ACARER: (Tür.) Er. – (bkz. Acaralp).
ACARKAN: (Tür.) Er. – (Acaralp).
ACARMAN: (Tür.) Er. – Çevik, becerikli, girişken.
ACARÖZ: (Tür.) Er. – Özünde yiğitlik bulunan.
ACARSOY: (Tür.) Er. – Yiğit, soylu.
ACEM: (Ar.) Er. 1. Arap olmayan milletlerin hepsi 2. Açık ve doğru Arapça konuşamayan kimse 3. Özellikle İranlı, İran halkından biri. Acem Bekir Efendi: Türk Reisü’l-Küttab, 1723.
ACER: (Ar.) Ka. – Hz. İsmail (a.s.)’in annesi (bkz. Hacer).
ACLAN: (Ar.) Er. – Hızlı, çabuk, telaşlı. Osman Bey ile çağdaş olan 14. yy. ortalarında yaşamış Karasi Beyi.
ACUN: (Ar.) Er. – Dünya, varlık.
ACUNAL: (Tür.) Er. – Dünyayı kapsayan, dünyayı fetheden.
ACUNALP: (Tür.) Er. – (bkz. Acunal).
ACUNMAN: (Tür.) Er. – Dünyaca tanınmış, ünlü.
AÇANGÜL: (Tür.) Ka. – (bkz. Gül).
AÇE: (Tür.) Ka. – Sumatra adasının en kuzey kısmı. Önceleri burada Açe İslam devleti hüküm sürerdi. Şimdi ise Hollanda sömürgesidir.
AÇELYA: (Yun.i.) Ka. – Kokusuz, fundagillerden çeşitli renklerde çiçekler açan bir bitki.
AÇIL: (Tür.) Ka. – Açılmak eyleminden emir; serpil
AÇILAY: (Tür.) Ka. – Ayın dolunay halinde olmaya başlaması
AD: (Ar.) Er. – Çok eskiden Yemen taraflarında bulunan ve Hud peygamber tarafından imana getirilemediği için Allah tarafından yok edildiğine inanılan bir kavmin adı. Kur’an-ı Ke-rim’de bu kavim aynı isimle anılmış ve başlarından geçen hadiseler genişçe ele alınmıştır.
ADAHAN: (Tür.) Er. – Adanın hakimi, yöneticisi.
ADAL: (Tür.) Er. – “Adın yayılsın, ün kazan” manasında.
ADALEDDİN : (Ar.) Er. – Dinin adaleti- Türk dil kuralı açısından “d/t” olarak kullanılır.
ADALET: (Ar.) Ka./Er. – 1. Hakka riayctkarlık, hak tanırlık, haklılık, doğruluk. 2. Haksızlıktan uzaklaşma. 3. Düzenli ve dengeli davranma. 4. Hakkaniyet.
ADANIR: (Tür.) Ka./Er. – Şanlı, şöhretli
ADEM: (İb.h.i.) Er. 1. Allah’ın yarattığı ilk insan, insan soyunun atası ve ilk peygamberi. 2. Adam. 3. İyi, temiz kimse. Âdem (a.s.) ilk insan ve ilk isimlendirilen varlık. Kur’an’da Hz. Adem’in 25 yerde ismi geçer.
ADETULLAH: (Ar.) Er. – Allah’ın kanunu, ilahi sünnet.
ADEVİYE: (Ar.) Ka. 1. İyilik, yardımseverlik. 2. Ünlü hanım mutasav-vıfe.
ADIGÜZEL: (Tür.). Ka./Er. – Güzel isim. Verilen ismin güzel olması.
ADİL: (Ar.) Er. 1. Doğruluk gösteren. Doğru. 2. Eşit, eş, müsavi. 3. Adaletli davranan. Kur’anî bir isimdir. Allah’ın emirlerini hakkıyla uygulayan anlamına gelir. Raşid halifelerin 2. cisi Ömer b. el-Hattab’ın meşhur lakabı.
ADİLE: (Ar.) Ka. 1. Doğruluk gösteren. 2. Doğru- Her işinde adalet, doğruluk bulunan hükümet. 3. Adile Sultan; Osmanlı döneminde Bağdat’ta valilik yapan Süleyman Paşa’nın hanımı. Adına bir cami bir de kervansaray yapılmıştır.
ADİLHAN: (a.t.i.) Er. – Adil yönetici.
ADİL GİRAY: (a.t.i.) Er. – Kırım ve-liahtı. (1548- Kazvin 1579) Devlet Giray’ın oğlu. Osmanlı-İran savaşında Osmanlılara yardımcı oldu. İkinci Şa-
mah savaşını kazanan İranlılarca tutsak edildi ve Kazvin’de öldü.
ADİN: (Ar.) Er. – Cennet (Adn).
ADİY: (Ar.) Er. – Savaşçı, savaştan geri durmayan, mücahid. Adiy b. Hatim et-Tai: 630 yılında müslüman oldu. Babası gibi cömertti. Kabilesinde İslam’dan dönme eğilimleri görünce engel oldu. Cemel vakasında Hz. Alinin yanında yer aldı.
ADNAN: (Ar.) Er. – Cennette ölümsüzlüğe kavuşan kimse.
ADNİ: (Ar.) Er. 1. Adın’a mensup, (bkz. Adnan). 2. Cennete girmeye hak kazanan. Adni Recep Dede. Türk mutasavvıf, şair. (Belgrat 1688).
ADNİYE: (Ar.) Ka. – (bkz. Adni).
AFAFET: (Ar.) Ka. 1. Afıflik, temizlik, temiz olan. 2. Fenalıktan, günah işlemekten kaçınma. 3. Namuslu olmak.
AFET: (Ar.) Ka. 1. Büyük felaket, bela, musibet. 2. Çok güzel kadın, dilber
AFFAN: (Ar.) Er. – Kötü şeylerden kaçınan, kötülüklerden uzaklaşan, temiz. Ashab’dan bu ismi kullananlar olmuştur.
AFGAN: (Ar.) Er. – Heyecanlı, çabuk öfkelenen. Orta Asya’da yaşayan müslüman bir kavim.Cemalettin Af-gani: Müslüman alimlerden.
AFİF: (Ar.) Ka. 1. İffetli, namuslu, ırz ve namus sahibi kadın. 2. Doğru, haramdan sakınan, yolsuzluğa sapmaz kişi.
AFİFE: (Ar.) Ka.. – (bkz. Afif). IV. Mehmed’in hanımı.
AFİL: (Ar.) Er. 1. Uful eden, gurub eden, batan (güneş, yıldız). 2. Görünmez olan, kaybolan
AFİTAB: (Fars.) Ka.l. Güneş, gün ışığı. 2. Çok güzel, dilber, parlak yüz.
AFRA: (Ar.) Ka. 1. Ayın onüçüncü gecesi. 2. Beyaz toprak. Afra binti Ubeyde: Sahabe hanımlardan.
AFŞAR: (Tür.) Er. 1. Oğuz Türklerinin 24 boyundan biri. Türkiye, Iran, Azerbaycan ve Afganistan’da dağınık olarak yaşamaktadırlar. 2. Çabuk iş gören, çevik, atılgan
AFŞİN: (Tür.) Er. – Zırh, silah. Afşin bey: Selçuklu komutanı. ( XI. yy.). Gümüştigin’le birlikte Anadolu savaşlarına çıktı. Malatya’da Bizans ordularını yendi. Marmara kıyılarına kadar ilerledi (1079).
AFTABE: (Fars.) Ka. – 1. Su kabı. 2. Güneş biçiminde yapılan mücevher.
AFUV: (Ar.) Er. – Daima affeden, merhametli. Esmaü’l-Hüsna’dandır. “Abd” takısı alarak kullanılır.
AGAH: (Fars.) Er. – Bilgili, haberli, uyanık, afif. Vakıf olmuş, malumatlı. Agah Efendi: (1744-1824). Türk devlet adamı.
AĞAN: (Tür.) Ka.- Akanyıldız, ağma
AGER: (Tür.) Er. – Temiz, doğru kimse
AGRA: (Ar.) Er. – Çok sevimli, çok yakışıklı.
AĞA: (Tür.) Er. 1. Yaşlanma manasına gelen “ağmak”tan. Büyük, efendi. Büyük kardeş, ağabey. 2. Amir, baş, reis. Eski devlet teşkilatımızda bazı idarecilere verilen unvan. 3. Osmanlı devletinde okuma-yazma bilenlere verilen şeref unvanı. 4. Halkın saygısını kazananlara verilen unvan. 5. Er-kek, eş, koca. 6. Eski büyük konaklarda çalışan hizmetlilerin başı. Eski Türklerde soylu aileye mensup kadınlar da bu unvanı kullanmışlardır.
AĞAHAN: (Tür.) Er. – Nizari İsmaili imamlara verilen unvan. Doğu Türk-çesinde ağabey anlamında da kullanılmıştır. Türk kökenli Kaçarların onur unvanıydı. Ağa Han: Nizari İsmailîlerin dini önderi.
AĞAR: (Tür.) Er. – 1. Beyaz renkli. 2. Açık tavırlı, samimi. 3. Asil, onurlu, şerefli.
AĞANER: (Tür.) Er. – Saf, temiz, duru insan.
AĞCA: (Tür.) Ka. – Beyaz tenli kadın.
AĞGÜL: (Tür.) Ka. – Beyaz gül, ak gül.
AHAD: (Ar.) Er. 1. Bir, kişi, kimse. 2. Birler, birden dokuza kadar olan sayılar. 3. Ünlü Türk denizcilerinden Ahad bey (Umur bey donanmasından).
AHAVİ: (Ar.) Er. – 1. Kardeşçe, dostça. Kardeş gibi.
AHBARÎ: (Ar.) Er. – Haber veren, rivayet eden.
AHDİ: (Ar.) Er. – Ahd, and icabı veya ahd ve ahda müteallik. Ahdî, Türk tezkire yazan ve Divan şairi (Bağdat 1593).
AHENK: (Fars.) Ka. 1. Uygun, uyum düzen, armoni. 2. Renkler arasında uygunluk. Sesler arasında uygunluk, düzen, makam. 3. Çalgılı eğlence-Saz takımınca icra edilen beste. 4. Kasıt, niyet.
AHFA: (Ar.)- Kalb, ruh, sır, hafi, ah-fa şeklinde sıralanan “Ietafet-i hamse” sonuncusuna verilen ad.- Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.
AHFAZ: (Ar.) Er. – 1. Belleği çok kuvvetli. 2. Kur’an’ı en iyi hıfzetmiş kişi. 3. Alçak gönüllü.
AHFEŞ: (Ar.) Er. 1. Küçük gözlü, zayıf bakışlı. 2. Yalnız gece gören kimse. Ahfeş lakabında üç büyük Arap alimi vardır. Abdülhamid, Said b. Mes’ade, Ali b. Süleyman.
AHİ: (Ar.) Er. 1. Ahi ocağına mensup olan kimse. 2. Cömert, eliaçık. Ahi Benli Hasan. Türk şairi. Yavuz döneminde yaşamış ve Şirinu Perviz mesnevisini yazmıştır.
AHİD: (Ar.) Er. 1. Bir şeyin yerine getirilmesini emretmek. 2. Söz vermek. Emir, talimat, taahhüt, anlaşma, yükümlülük.
AHKAF: (Ar.) Er. 1. Kum fırtınası 2. Kur’an-ı Kerim’in 6. suresi. Araplar bu ismi, Arabistan’ın güneyinde, kimsenin bilmediği ve giremediği çöle vermişlerdir.
AHLA: (Ar.) Ka. – Çok tatı. Pek şirin.
AHLAS: (Ar.) Er. – 1. Saf, halis, ka-rışımsız. 2. İyi yürekli, temiz kimse. 3. Kur’anî ıstılahta, Allah’a halis olarak yönelip ihlaslılıkta ileri bir dereceye varmış kul.
AHMED: (Ar.) Er. – Çok, en çok övülmüş, methedilmiş. Kur’an-ı Kerim’de Saf suresinin 2. ayetinde: Hz.İsa, İsrailoğullarına: “…adı Ahmed olan peygamberi de müjdeleyici olarak geldim” şeklinde geçen isimlendirme ile Peygamberimizin isimlerinden birisi olarak anıldı ve kullanılmaya başlandı.- Türk dil kuralı açısından “d/t” olarak kullanılır. Ahmed-i Muhtar, Hz. Muhammed (s.a.s).
AHMER: (Ar.) Er. – Kırmızı, kızıl.
AHNEF: (Ar.) Er. 1. Ayaklan çarpık ve eğri büğrü olan. Daha çok lakap olarak kullanılır. Ahmet b. Kays, as-habdan.
AHNES: (Ar.) Er. – Basık ve sivri burunlu. Daha çok lakap olarak kullanılır.
AHRA: (Ar.) Ka. – Daha layık, münasip, uygun
AHSA: (Ar.) – Arabistan’ın Kuveyt-Katar kısmına verilen isim- Erkek ve kadın adı olarak kullanılır
AHSEN: (Ar.) – Daha güzel, çok güzel, en güzel. Erkek ve kadın adı olarak kullanılır. Ahsen-i takvim: En güzel şekil. Kur’an-ı Kerim’in Tin suresinin 3. ayetinde insanın ahsen-i takvim üzere yaratıldığı beyan buyurulmaktadır. Ahsen kelimesi, Kur’an’da 16 yerde zikredilmiştir.
AHTER: (Fars.) Ka. – Yıldız.
AHU: (Fars.) Ka. 1. Ceylan, karaca, gazal. 2. Güzel, ince alımlı kadın. 3. Gözleri ceylan gözüne benzeyen kadın. 4. Kardeş, dost
AHVER: (Ar.) Er. -1. Müşteri yüzlü, güzel gözlü adam. 2. Zeki, akıllı.
AHVES: (Ar.) Er. – Cesur, kahraman, yiğit.
AİŞE: (Ar.) Ka. – 1. Yaşayan, zenginlik ve bolluk gören. Yaşayış. Aişe binti Ebu Bekir.Peygamberimiz (s.a.s)’in hanımlarından. Muhterem annelerimizden biri olan Aişe (r.a.) İslami bilgisi ve fakihliği ile de meşhurdur (bkz. Ayşe).
AJDA: (Tür.) Ka. 1. Filiz sürgün. 2. Çentik çentik olan şey
AKABE: (Ar.) Er. 1. Sarp geçit, çıkılması zor yokuş. 2. Tehlike. Atlatılması zor güçlük, muhtıra.
AKAD: (Tür.) Er. – Doğruluğuyla, dürüstlüğüyle tanınmış kimse.
AKALP: (Tür.) Er. – Doğruluğu ve dürüstlüğüyle tanınan kimse.
AKALIN: (Tür.) Er. – Alnı açık, suçu olmayan, onurlu. Akalın (Besim Ö-mer Paşa). Türk hekim.
AKANAY: (Tür.) Ka. – Yıldız kümesi.
AKANSEL: (Tür.) Er. 1. Akarsu. 2. Uzun mesafeler geçerek denize dökülen akarsu.
AKAR: (Tür.) Er. 1. Akıp geçen. 2. Gelir getiren.
AKASMA: (Tür.) Ka. – Beyaz, mavi, morumsu, pembe çiçek veren yabani, tırmanıcı bir bitki.
AKASOY: (Tür.) Er. – Sevilen, sayılan soydan gelen
AKASYA: (Yun.i.) Ka. – Küçük sıra yapraklı, gölgeli küçük cinsleri süs için yetiştirilen baklagillerden bir ağaç. Salkım ağacı da denir.
AKAY: (Tür.)- Beyaz ay, ayın tam bir daire olarak dolgun, parlak göründüğü evre. Ak ve ay kelimelerinden
birleşik isim. Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.
AKBATU: (Tür.) Er. – Yiğit erkek.
AKBATUN: (Tür.) Er. – (bkz. Akbatu).
AKBEHMEN: (Tür.) Er. Peygamber çiçeğinin eşanlamlısı.
AKBİLGE: (Tür.) – Alim, bilgili, dürüst kimse.- Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.
AKBOĞA: (Tür.) Er. – Boğa gibi güçlü ve temiz şahsiyetli. Akboğa Celayir: Moğol emir ve komutanı.
AKBORA: (Tür.) Er. – (bkz. Bora)
AKBUDUN: (Tür.) Er. – Temiz, tanınmış soydan gelen
AKBURAK: (Tür.) Er. – (bkz. Burak)
AKÇAN: (Tür.) Ka. – Temiz, dürüst kimse
AKCEBE: (Tür.) Er. – Beyaz zırh sahibi yiğit.
AKÇA: (Tür.) Ka. 1. Oldukça ak, beyazca. 2. Eskiden kullanılan küçük gümüş para, nakit. 3. Temiz, saf, iyi niyetli kişi.
AKÇAKİRAZ: (Tür.) Ka. – Bir kiraz çeşidi.
AKÇAKOCA: (Tür.) Er. – Temiz ve namuslu erkek. – Osman Gazi ve Orhan Gazi’nin silah arkadaşı.
AKÇALI: (Tür.) Er. – Varlıklı, zengin.
AKÇAM: (Tür.) Er. – Kuzey Amerika’da yetişen bir çam türü.
AKÇAR: (Tür.) Er. – iyi ruhlar.
AKÇIL: (Tür.) – Beyazımsı, solgun Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.
AKÇİÇEK: (Tür.) Ka. – Beyaz çiçek- Daha çok örfte kullanılır.
AKÇORA: (Tür.) Er. – İyi ruhlar.
AKDA: (Ar.) Ka. – Himaye altında olan cariye, kadın, köle.
AKDEMİR: (Tür.) Er. – Demir gibi güçlü ve temiz yürekli. Yiğit.
AKDES: (Ar.) Er. – En kutsal.
AKDİL: (Tür.) Er. – İyi, doğru, güzel konuşan kişi.
AKDOĞAN: (Tür.) Er. – (bkz. Doğan).
AKDORU: (Tür.) Er. – Doruğu bulutlu dağ.
AKEL: (Tür.) Er. 1. Doğru, dürüst işler yapan kimse. Dürüst, güvenilir erkek.
AKERGİN: (Tür.) Er. – (bkz. Akerman).
AKERMAN: (Tür.) Er. – Dürüst, soylu, temiz kişi.
AKGİRAY: (Tür.) Er. – (bkz. Akergin)
AKGÜL: (Tür.) Ka. – Beyaz gül.
AKGÜN: (Tür.) Er. – Mutlu, sevinçli gün.
AKHAN: (Tür.) Er. – Dürüst hakan.
AKALP: (Tür.) Er. – Cömert, eli açık yiğit.
AKIMAN: (Tür.) Er. – Cömert, eli açık kimse.
AKIN: (Tür.) Er. – Her engeli aşan, güçlüklerden yılmayan, hızlı hareket kabiliyetine sahip.
AKINALP: (Tür.) Er. – Akın yapan yiğit. Yiğit.
AKINCI: (Tür.) Er. -Osmanlılarda ileri karakol. Ani vurkaçlarla düşmanlarının moralini bozan uç süvarileri. Hafif süvari.
AKINER: (Tür.) Er. – (bkz. Akınalp)
AKINTAN: (Tür.) Er. – Tan yeri ağarırken yapılan akın
AKİF: (Ar.) Er. 1. Bir şeyde sebat eden. 2. İbadet eden, ibadet maksadıyla mübarek bir yere çekilen. İ’tikafa giren. 3. Direnen. M. Akif Er soy: Ünlü şair ve yazarımız. Safahat’ın yazan. İstiklal marşını telif etmiştir.
AKİFE: (Ar.) Ka. 1. Bir şey üzerinde azimle duran, sebatlı, kararlı. 2. İbadet eden hanım.
AKİL: (Ar.) Er.- Akıllı, akıl sahibi. Uslu, kavrayışlı. Ali b. Ebi Talib’in kardeşi. Akil b. Ebi Talib.
AKİLE: (Ar.) Ka.- (bkz. Akil)
AKİPEK: (Tür.) Ka. – İpek gibi kadın.
AKİS: (Ar.) Ka. 1. Yankı. 2. Işığın veya bir şeklin bir satha çarpıp orada görünmesi, yansı. 3. Zıt, ters, muhalif.
AKKOR: (Tür.) Ka. – Işık saçacak aklığa varıncaya kadar ısıtılmış olan.
AKKIZ: (Ar.) Ka.- Beyaz kadın.
AKMAN: (Tür.) Er. 1. Temiz, beyaz, güzel insan. 2. Yaşlı kimse.
AKMANER: (Tür.) Er.- (bkz. Akman).
AKMAR: (Ar.) Ka. – Aylar, yıldızlar.
AKMER: (Ar.) Ka. – Ay gibi beyaz (yüz)
AKNUR: (t.a.i.) Ka. – Beyaz nur.
AKÖZ: (Tür.) Er. – Özü sözü doğru kişi, temiz kişilikli.
AKPINAR: (Tür.)- (bkz. Pınar).
AKSAN: (Tür.) Er.- İyi ve temiz tanınmış kimse.
AKSEN: (Tür.) Ka.- Sen aksın, temizsin, doğru ve namuslusun.
AKSEVİL: (Tür.) Ka. – (bkz. Sevil).
AKSIN: (Tür.) Er.- Temiz, doğru, dürüstsün.
AKSOY: (Tür.) Er. – Temiz soylu.
AKSUN: (Tür.) Er. – (bkz. Aksu).
AKSUNA: (Tür.) Ka. -Ak renkli yaban ördeği.
AKSUNER: (Tür.) Er.- (bkz. Aksungur).
AKSUNGUR: (Tür.) Er.-Doğan cinsinden bir nevi av kuşu. – Aksungur b. Abdullah.Melikşah zamanında Halep’in hakimliğini, yöneticiliğini yapan Türk Emiri.
AKSU : (Tür.) Ka. 1. Temiz, pırıl pırıl su gibi. 2. Nehir
AKSÜYEK: (Tür.) Er. – Eski Türklerde soylu anlamında kullanılırdı.
AKŞEMSEDDİN: (t.a.i.) Er.- Dinin güneşi.- Türk din bilgini ve hekim. (Şam 1389-Göynük 1459). Fatih’in hocasıdır. İstanbul’un fethinde bulundu. Ünlü sahabi komutan Eba Eyyub el-Ensari’nin mezarını bulduğu söylenir. Türk dil kuralına göre “d/t” olarak kullanılır.
AKŞIN: (Tür.) 1. Az ak, akımsı.2. Derisinde, kıllarında ve gözlerinde doğuştan boya maddesi bulunmadığı için her yanı beyaz olan (insan, hay-
van). Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.
AKŞİT: (Tür.) Er. – Kutlu uğurlu. 2. Ak. 3. Güneş, nur, aydınlık. Akşit Muhammed b. Tugac: İhşidiler devletinin kurucusu.
AKTAY: (Tür.) Er. – Beyaz tay. Türkler’de çok kullanılan bir isimdi.
AKTAÇ: (Tür.) Er. – Beyaz taç.
AKTAN: (Tür.) – Aydınlık, mehtaplı gece.
AKTAR: (Tür.) Er. – Parlak, aydınlık sabah.
AKTAŞ: (Tür.) Er. – Mermer.
AKTEKİN: (Tür.) Er. – Parlak, görkemli, temiz huylu yiğit.
AKTEMÜR: (Tür.) Er. – Akdemir.
ARTİMUR: (Tür.) Er. – (bkz. Aktemur).
akif emir isminin anlamı nedir acaba yardımcı olursanız sevinirim.
erva yada evra isim ne anlama geliyo sevinirim yardimci olursaniz