İsim anlamları – Z
ZEKERİYA: (Tür.) Er. – Kur’an-ı Kerim’de ismi geçen peygamberlerden biri.
ZEKİ: (Ar.) Er. 1. Zekalı çabuk anlayan ve kavrayan. 2. Zeka belirten.
ZEKİRE: (Ar.) Ka. – Belleği güçlü olan, unutmayan.
ZEKİYE: (Ar.) Ka. – Anlayışlı, kavrayışlı, zeka sahibi.
ZELİHA: (Ar.) Ka. – (bkz. Züleyha).
ZEMHERİR: (Ar.) – Gündönümünden sonraki şiddetli soğuklar, kara kış. (22. Aralık’tan 31 Ocak’a kadar). – Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.
ZEMİN: (Fars.) Er. 1. Yer, yeryüzü. 2. Temel, dayanak. Konu, tema.
ZEMİNE: (Fars.) Ka. – (bkz. Zemin).
ZEMZEM: (Ar.) – Ka’be çevresindeki ünlü kuyu ve bu kuyunun müslümanlarca kutsal sayılan suyu. – Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.
ZENAN: (Fars.) Ka. 1. Kadınlar. 2. (bkz. Nisa).
ZENNİŞAN: (f.a.i.) Ka. – Ünlü, tanınmış kadın.
ZENNUR: (Tür.) Ka. – (bkz. Zinnur).
ZERR: (Ar.) Er. – Karınca yumurtası. Ebu Zerr: Ashab-ı Kiram’da zühd ve takvaca meşhur bir zat.
ZERAK: (Ar.) – Mavi, gök renkli. -Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.
ZERARE: (Fars.) – Saçıntı, saçılan şey. – Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.
ZEREFŞAN: (Fars.) Ka. 1. Altın saçan, altın saçıcı. 2. Altın kakmalı. 3. Bir lale türü.
ZEREN: (Tür.) – Anlayışlı, kavrayışlı, zeki. – Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.
ZERGUN: (Fars.) Ka. – Altın renkli, altın gibi san olan.
ZERGÜL: (Fars.) Ka. – Altın gibi.
ZERİA: (Ar.) Ka. – Vesile, bahane, fırsat.
ZERİN: (Fars.) – Altından olan, altın gibi parlak olan, san olan. – Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.
ZERİŞTE: (Fars.) 1. Altın tel, sırma. 2. San. – Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.
ZERKA: (Ar.). 1. Gök gözlü. 2. Gök mavisi. 3. Mavi. – Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.
ZERNİGAR: (Fars.) Ka. – Altınla işlenmiş, yaldızlı.
ZERNİŞAN: (Fars.) Ka. – Kılıç gibi şeylerin üzerine kakma altınla yapılan işleme, süs.
ZERRİN: (Fars.) Ka. 1. Altından mamul. 2. Altın renginde sarı. 3. Parlak. 4. Güzel kokulu bir cins çiçek. 5. Fulya.
ZERTAR: (Fars.) Ka. 1. Altın tel, sırma. 2.Güneş ışını.
ZERVER: (Fars.) – Altın yaldızlı olan. – Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.
ZEVAHİR: (Ar.) 1. Parlak yıldızlar. 2. (bkz. Zahir). – Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.
ZEVAL: (Ar.) Er. 1.Yerinden ayrılıp, gitme. 2. Zail olma, sona erme. 3. Güneşin başucunda bulunma zamanı.
ZEVKAN: (Ar.) 1. Zevk bakımından, zevkçe. 2. Zevk yoluyla. – Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.
ZEVRA: (Ar.) 1. Dicle nehri. 2. Bağdat şehri. – Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.
ZEVRAK: (Ar.). 1. Kayık, sandal. 2. Mekke’de yapılan zemzem şişesi. 3. Çiçek testisi, kadehi. – Erkek ve kadın adı olarak kullanılır.
ZEVVAK: (Ar.) Er. 1. Bir şeyi çok fazla tadan. 2. Bir şeyi çok fazla deneyen. 3. Bir şeyin çok fazla farkına varan.
ZEYCAN: (Fars.) Er. – Candan, cana yakın.
ZEYNEB: (Ar.) Ka. – Değerli taşlar, mücevherler. Zeyneb binti Cahş: Peygamberimiz (s.a.s)’ in hanımlarından.
ZEYNEDDİN: (Ar.) Er. – Dinin zineti, süsü.
ZEYNEL: (Tür.) Er. – Zeynelabidin adından kısalmış ad.
ZEYNELABİDİN: (Ar.) Er. İbadet edenlerin süsü.
ZEYNİ: (Ar.) Er. – Süsle, bezekle ilgili.
ZEYNİYE: (Ar.) Ka. – (bkz. Zeyni).
ZEYNO: (Tür.) Ka. – Zeynep adının bozulmuş hali.
ZEYNULLAH: (Ar.) Er. – Allah’ın süsü.
ZEYNUR: (Ar.) Er. – (bkz. Zinnur).
ZEYREK: (Tür.) Er. 1. İlgi çekici. 2. Eli uz, usta. 3. Akıllı, zeki.
ZEYYAL: (Ar.) Ka. – Uzun etekli.
ZEYYAN: (Ar.) Ka. – Süsler, pırıltılar.
ZEYYAT: (Ar.) Er. – Zeytinyağı, zeytinyağı yapan kimse.
ZİBA: (Fars.) Ka. 1. Süslü, güzel. 2. Yakışıklı.