Kur’an-ı Kerîm’de on dört yerde secde âyeti bulunmaktadır. Bu süreler ve âyet numaraları aşağıda verilmiştir: “Kuşkusuz Rabbin katındakiler O’na kulluk etmekten kibirlenmezler, O’nu tesbih eder ve yalnız O’na secde ederler.” Araf, 206 “Göklerde ve yerde bulunanlar da onların gölgeleri de sabah akşam ister istemez sadece Allah’a secde ederler.” Rad, 15 “Göklerde bulunanlar, yerdeki canlılar ve bütün melekler, büyüklük taslamadan Allah’a secde ederler.” Nahl, 49 “De ki: “Ona ister inanın, ister inanmayın. Þüphesiz, daha önce kendilerine ilim verilenler, Kur’an kendilerine okunduğunda derhal yüzüstü secdeye kapanırlar.” Isrâ,107: “Onlara, çok merhametli olan Allah’ın âyetleri okunduğunda ağlayarak secdeye kapanırlardı.” Meryem,58 “Görmez misin ki, göklerde olanlar ve yerde olanlar, güneş, ay, yıldızlar, dağlar, ağaçlar, hayvanlar ve insanların birçoğu Allah’a secde ediyor” Hac,18 “Onlara: Rahmân’a secde edin! denildiği zaman: “Rahmân da neymiş! Bize emrettiğin şeye secde eder miyiz hiç!” derler ve bu emir onların nefretini arttırır.” Furkân,60 “(Þeytan böyle yapmış ki) göklerde ve yerde gizleneni açığa çıkaran, gizlediğinizi ve açıkladığınızı bilen Allah’a secde etmesinler.” Neml, 25 “Bizim âyetlerimize ancak o kimseler inanırlar ki, bunlarla kendilerine öğüt verildiğinde, büyüklük taslamadan secdeye kapanırlar ve Rablerini hamd ile tesbih ederler.” Secde,15 “Davud, kendisini denediğimizi sandı ve Rabbinden mağfiret dileyerek eğilip secdeye kapandı, tevbe edip Allah’a yöneldi.” Sâd, 24 “Eğer Allah’a ibadet etmek istiyorsanız, güneşe de aya da secde etmeyin. Onları yaratan Allah’a secde edin!” Fussilet, 37- 38 Önemli Not: Imam Þafiî’ye göre, secde 37. âyetde yapılır. Fakat Imam Azam Ebu Hanife Hazretlerine göre 38. ayet de yapılmalıdır. Çünkü söz orada tamam oluyor. Ibnü Abbas, Ibnü Ömer, Ebu Vâil ve Bekir b. Abdullah da bu kanaate varmışlardır. Mesruk, Sülemî, Nehaî, Ebu Salih ve Ibnü Sîrîn’den de böyle naklolunmuştur. “Haydi Allah’a secde edip O’na kulluk edin!” Necm, 62 “Onlar kendilerine Kur’an okununca secde de etmezler.” Inşikâk, 21 “Sakın, sakın! Ona boyun eğme; secde et ve yaklaş.” Alak, 19 |
Bir mecliste secde âyetinin birden fazla tekrarlanması hâlinde bir tilâvet secdesi yeterlidir. Secdeyi ilk okuyuştan sonra yapmak daha iyidir. Başka bir görüşe göre, bu secdeyi tehir etmek daha uygundur. Yine bir kimse çeşitli yer ve meclislerde bir secde âyetini tekrarlarsa, secdenin de tekrarlanması gerekir. Bir kaç secdenin bulunduğu çeşitli âyetleri okuyan kimsenin, meclis bir olsun farklı bulunsun, her bir âyet için ayrı bir tilâvet secdesi yapması vacib olur. Açık arazide ve yoldaki meclis birliği üç adım yürümekle, yani o yerden başka yere geçmekle; ağaç üzerinde bulunan için ağacın bir dalından başka bir dalına geçmekle; veya bir nehirde yüzmekle değişmiş olur. Küçük bir evde bir köşeden diğerine geçmekle veya büyük bir camide mekân değişikliği gerçekleşmez. Ancak okuyan sabit bir yerde bulunmakla birlikte dinleyen meclis değişirse secdenin vücûbu da tekrarlanır. |