Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Bosna Hersek’in başkenti Saraybosna’da Reis’ül Ulema Kavazoviç ile bayramlaştı.
Bosna Hersek’te bulunan Diyanet İşleri Başkanı Görmez, Bosna Hersek İslam Birliği Başkanı Hüseyin Efendi Kavazoviç’i ziyaret ederek Ramazan Bayramını kutladı.
Bosna halkının da Ramazan Bayramını tebrik eden Diyanet İşleri Başkanı Görmez’in bayramlaşma ziyaretinde, İslam dünyasının içinden geçtiği süreç, Bosna Riyasetinin Bosna’nın dini hayatına olan katkıları, ortaklaşa gerçekleştirilecek projeler ve 15 Temmuz darbe girişiminin müsebbibi terör örgütü FETÖ’nün sadece Türkiye’de değil bütün İslam ülkelerinde önlem alınması gereken bir yapı olduğu gibi çeşitli konularda görüş alışverişinde bulunuldu.
Bosna Hersek İslam Birliğinde gerçekleşen ziyaretteki konuşmasında İslam dünyasının iki noktada geç kaldığını ifade eden Başkan Görmez, “Biz Müslümanlar tarihi mirasımızı güncelleyerek gelecek nesillere taşıma konusunda, ilmi mirası taşıma konusunda ve çağın meydan okumalarına cevap verme konusunda geç kaldık. Zayıf kaldık” dedi.
İslam dünyasının büyük krizlerle baş başa kaldığını ve bu kriz durumlarında dini müesseselerin önemine işaret eden Başkan Görmez, konuşmasında şu hususlara değindi;
“İslam dünyası, tarihi mirası güncelleme ve çağın meydan okumalarına cevap verme konularında zayıf kaldı…”
İslam dünyası, tarihi mirası güncelleme ve çağın meydan okumalarına cevap verme konularındaki gecikmişlikle uğraşırken çok daha büyük krizler gelip bizi buldu. Aslında Afganistan Savaşı, Bosna Savaşı, Çeçenistan Savaşı bunların ilk büyük habercileriydi. Daha sonra çok daha büyük krizler geldi. Biz Müslümanlar başımıza gelen musibetlerin sebeplerini dışarıda arama hastalığından vazgeçmeliyiz. Kriz hallerinde aklıselimi kaybetmek en büyük tehlikedir. Müslüman her halükarda hikmeti bırakmaması gerekiyor. Bütün bu krizlerde hem aklıselimi yitirme, hem hikmeti yitirme konusunda zaafa düştük. Bu gibi hallerde bilhassa dini müesseselere, eğitim müesseselerine çok büyük görevler düşüyor. Bosna Hersek Riyaseti bu açıdan daima umut olmuştur. Riyasetin varlığı sadece Bosna için değil, bütün Balkan coğrafyası için, hatta Avrupa’da yaşayan Müslümanlar için de önem arz ediyor. Riyasetin bu sorunlar karşısında kullandığı dil, bütün dünya Müslümanları açısından çok önemli. Bu açıdan Diyanet’le Riyasetin görüş birliği içinde olmaları ortak tarihimizin bize öğrettiği metodolojidir ve bugünün Müslümanlarının bu ortak tarihe, ortak metodolojiye çok ihtiyacı olduğunu düşünüyorum.
“Körfez kriziyle beraber İslam ülkeleri yeni bir sürece girdi…”
Körfez kriziyle beraber çok daha yeni bir sürece girdiğimizi görüyoruz. Çağın oluşturduğu suni yapılanmaların ne olacağı belli değil. Burada İslam’ın yeryüzüne getirdiği hak ve adalet ölçülerine göre hareket edecek ve ilkeler üzerine ısrar edecek düşüncelere ihtiyaç var. Onun için Riyasetteki birlik, beraberlik, ahenk gittikçe önem arz ediyor.
“Sadece Türkiye’de değil, bütün dünyada Müslüman kardeşlerimiz çocuklarını ve geleceğini FETÖ ve benzeri yapılardan korumak zorundadır…”
Türkiye’de yaşadığımız 15 Temmuz hain darbe girişimi sırasında ve sonrasında bize hem halk olarak, hem Riyaset olarak verdiğiniz o manevi destekten dolayı ben çok teşekkür ediyorum. Aynı gece bana gönderdiğiniz mesajı ben tarihi bir mesaj olarak arşivimizde saklıyorum. FETÖ’nün, kuruluşundan itibaren dine karşı dini işleyen bir uluslararası proje olduğu ortaya çıkmıştır. Ve onun için de sadece Türkiye’de değil bütün dünyada Müslüman kardeşlerimiz, kendi çocuklarını ve geleceğini FETÖ ve benzeri yapılardan korumak zorundadır.
Ziyarette, iki müessesenin ortaklaşa yürüteceği projeler, din hizmeti, dini yayınlar, din eğitimi ve Bosna Hersek İslam Birliğine bağlı bir televizyon kanalının kurulması gibi bir çok konu da görüşülen konular arasındaydı.
Kaynak: Diyanet İşleri Başkanlığı